Ana Sayfa

 

 

 

Hayat Basittir

          

Oedipus ve Sfenks

 

  

Hepinize Merhaba,

 

Kendimizi keşfetme yolculuğunu yaparken genellikle ne anlama geldiğini zannettiğimiz entelektüel ifadeler ve terminoloji içerisinde boğuluruz. Halbuki derslerde de öğrencilerime hep vurguladığım gibi kartları ve onların sembolize ettiği yaşam durumlarını anlayabilmek için onların ayaklarını mutlaka yere bastırmamız ve günlük yaşamımızdaki yansımalarını bulup, onları irdelememiz, bunu yaparken de kendimizle anlaşılır bir günlük dil ile konuşmamız gerekir.

  

Belki hazırladığım “Tarot Nedir?” videosunu seyredenleriniz olmuştur. Orada bile “Nedir?” sorusuna olabildiğince sade ve netlikle cevap vermeye çalışırken, gene de her şeyin yerini bulabildiğinden emin değilim. Oradaki her bir cümlenin de anlaşılır olabilmesi için günlük sıradan hayatımızdan örneklerle uzun uzun irdelenmesi gerekiyor.

 

Tarot kartlarının Büyük Arkanasının bize anlatmakta olduğu ve yol göstermeye çalıştığı yaşam yolculuğumuzu “Kahramanın Yolculuğu” olarak tanımlıyoruz. Bu tanım bile birçok insanda kendisinin olağanüstü olması gerektiği düşüncesini doğurabilecek bir tanım. Halbuki kahramanın yolculuğu aslında kahraman olmayanın yolculuğunu anlatır, ona nasıl sıradan bir insan olarak kendi sıradan hikâyesinin kahramanı, yani baş rol artisti olacağını anlatır. Bunu anlatırken “oskar”lık bir baş artist olması gerekmediğini, hatta karakter oyuncusu olmanın daha iyi ve değerli bile olabileceğini anlatır. Mühim olan, o hikâye ister oskarlık olsun ister olmasın, bizim kendi hikâyemizin içerisinde nasıl bir rolümüzün olduğu ve o rolde nasıl bir duruşumuzun olduğudur.

 

Ben Kahramanın Yolculuğu tanımını Kendi Mitolojimiz ve onu kendi kalemimizle yazmak olarak tanımlamayı seçtim. Bana göre bu tanım içerisinde kişinin konuyu biraz daha sahiplenmesini ve kişiyi aktif olmaya çağırmayı içeriyor. Bunun yanı sıra mitolojiyi ve mitleri merak etmeye davet ediyor. Onları merak etmemiz önemli, çünkü mitler bize bu dünyada bir insan olarak nasıl yaşayacağımızı öğretirler. Bir insanın nasıl bir olay karşısında duygu durumunun neler olabileceğini, bir olguya nasıl tepkiler verebileceğini ve bu tepkilerin sonuçlarının neler olabileceğini, zorlu durumların üstesinden nasıl gelinebileceğini gösterirler. Yaşadıklarımızın insana, insan olmaya özgü olduğunu ve her ne kadar bizler onları yaşarken yalnızca kendimiz yaşıyormuşuz gibi düşünsek ve hissetsek de, aslında yalnızca bizim yaşamadığımızı, bu konuda yalnız olmadığımızı bize anlatırlar.

 

Bu mitler hâlâ canlıdırlar ve günümüzde yaşamaktadırlar. Mahallenizde veya apartmanınızda bir Nifak Tanrıçası Eris yaşıyor olabilir, kendiniz yolunuza çıkan yaşam görevinizi Hz. Yunus gibi kibirle reddettiğinizden dolayı balinanın ağzına düşmek üzere olabilirsiniz, ya da Joseph Campbell’in dediği gibi, “Oedipus’un en son enkarnesi, Güzel ve Çirkin’in sürmekte olan aşk hikâyesi bu öğleden sonra 42. sokak ile 5. caddenin köşesindeki trafik lambasının yanmasını bekliyor,” olabilirler veya aradığınız Felsefe Taşı’nı yaşamınızdaki karşıtlıkları uzlaştırdığınız, aslında yaşamın özünün çatışmayla var olduğunu kavradığınız anda önünüzde bulabilirsiniz.

 

Hem mitoloji hem de insanın bilinçdışı sembol içeriklidir. Mitoloji insanoğlunun iç dünyasının sembollerle anlatılan hikâyesidir. Bu nedenle mitlerin ve tarot kartlarının sembolik dilini anlamak bizim sezgilerimiz aracılığı ile kendi iç dünyamızı anlamamızı ve bu sayede dış dünyada yaşamakta olduklarımızı anlamlandırmamızı mümkün kılar. Böylelikle kendimizi tanıyabilir, yaşamı deneyimleyebilir, gerçek anlamda yaşayabilir ve kendi mitolojimizi olmasını istediğimiz şekilde kendimiz yazabiliriz.

 

Hani derler ya, “Herkese doğuştan bir yetenek armağan edilmiştir, ama çoğu o paketi açmaz,” işte bütün mesele o paketi nasıl açacağını öğrenmekten ibarettir, arkası gelir. Ama hakikaten çoğumuz o paketi açmayıp, olmadığımız kişiler olarak yaşamaya devam etmeyi seçeriz, çünkü bunu yapmak güya(!) daha kolay ve daha zahmetsizdir. Eğer paketi açaçacak olursak yaşam karmaşıklaşacak ve hayat bizi kendi yaşamımızda yetişkin olmaya ve inisiyatif almaya çağıracaktır.

 

Oysa aslında hayat sıradan ve basittir, cevaplar ise önümüzdedir, yeter ki kartlara doğru zamanda doğru soruyu soralım ve onları objektif olarak okuyabilelim, yani paketimizi birer yetişkin olmaya doğru açabilelim.

           

Hikâyeleriniz zengin ve yolunuz açık olsun.

                  

© Güneş İlhan, 30 Eylül 2019, İstanbul

Rev. 27 Mayıs 2022

     

         

 

"Sanırsın ki çektiğin acının ve kalp yarasının dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiştir,
 ama sonra okursun..."


~ James Baldwin ~
 

tarotdergisi@gmail.com

Başa Dön

© 2005-2022, BARIŞ İLHAN YAYINEVİ

Bu sitedeki tüm yazıların yayın hakkı Barış İlhan Yayınevi'ne aittir. İzinsiz hiçbir alıntı yapılamaz ve kopya edilemez.