Yıldız
"Mitlerde açıkça görülen bir şey de kurtuluşun
sesinin uçurumun dibinden geldiğidir.
Karanlık an, gerçek dönüşümün mesajının geleceği andır.
Işık en karanlık anda gelir."
~ Joseph Campbell ~
"Mitolojinin Gücü" kitabından alıntı
The Sorcerers Tarot by Antonella Castelli
Hepinize Merhaba,
Kahramanın Yolculuğu'nun Dönüşe Geçme aşamasının üçlüsünün (XVI Kule - XVII Yıldız - XVIII Ay) ikinci kartı olan Yıldız'da kahramanımız yaşam suyuna ulaşır. Burada aynı Dante’nin cehennemden çıktığında dediği gibi, “O delikten çıktık ve tekrar yıldızları gördük,” deriz. Nasıl ki yaptığımız yolculuklarda asıl önemli olan hedef değil de, o hedefe giden yolu katederken deneyimlediğimiz süreç ise, burada da asıl gizem suyun niteliği değil, bulunmasındaki zorluktur.
Burada, bir önceki kart olan Kule'nin yıkılmasından sonra yıkıntıları süpürür, çiziklerimizi de bu kartta da görünen iyileştirici yaşam pınarının suyuyla yıkarız. Toz duman, ama en önemlisi Kule'nin duvarları kalkmış olduğu için artık önümüzü görebilir, önümüzdeki olabildiğince geniş, bize güzel şeyler vadeden bir ufka bakabiliriz. Yıldız, Azize ve Aziz ile birlikte Tarot’nun üç koruyucu kartından birisidir. Bu kartların her biri kendi bağlamlarında güveni temsil ederler: Kendi iç sesimize güvenmek (Azize), kendi manevi değerlerimize ve inancımıza güvenmek (Aziz), ve geleceğimize güvenmek (Yıldız).
Yıldız sürecinde umutlarımızı yeniler ve geleceğe olan güvenimizi geri kazanırız. Kule sürecinden geçerken içimizden öğrenmişizdir ki, bizi engelleyen şeyler korkudan kaynaklanmaktadır, yaşam korkusu, kendimiz olma korkusu, başkalarının bizim hakkımızda ne düşüneceği korkusu ve dahası. Ve anlarız ki bu engellenme bizim tüm yaşam duygumuzu bizden almış, atıl kılmış, ulaşılamaz yapmış ve aynı zamanda da tüm şok ve yüzleşmeleri kışkırtmıştır. Yıldız artık buna dur deme zamanı, şimdiki dürtümüz ise gerçekte "bugün" "burada" “biz” olan şeyleri yapmaktır. Burada telaşın yerini sükûnet almıştır, çünkü geleceğe dair endişemiz yoktur. O nedenle şimdi tüm enerjimizi yaşamda bizim için en önemli olan şeyi, yaşam pınarımızı keşfetmeye verebiliriz. Artık ilişkide bulunduğumuz insanlardan gelen dış etkileri daha iyi bir perspektiften değerlendiriyor ve davranışlarımızın sonuçlarından daha az korkuyor ve kendimizi daha sakin ve rahat hissediyoruzdur. Bunu dışarıya yansıtır, çevremizle etkileşimlerimizde daha fazla uyumlaşır, ve kendi işlerimizi yapmak için daha önce bulamadığımız vakti bulabiliriz. Ama Yıldız bir yandan da diğerlerini önemser ve onları hesaba katar, yalnızca kendi ilgisine yönelmiş değildir.
Duygusal alanda kendini güçlü hissetmek Yıldız sürecidir. Dengeli ve sağlam bir özgüven geliştirme sürecidir, bu da kendimizi kabullenmemizi kolaylaştırır. Burada neyin bize ait olduğunu, neyin ise olmadığını keşfedip ayırt etme ve dış dünyadan kopmadan içsel dünyamızla olan ilişkimizi geliştirme arzusu söz konusudur.
Yaşamın
kapıyı bize ancak biz kendi potansiyelimizi yaratıcılıkla geliştirdiğimiz
takdirde açacak olması nedeniyle, bu kart sürecinde başladığımız şeyler
genellikle olumlu bir yön alır ve başarıya ulaşır. Bu somut olgular (iş,
plan, proje, bir ilişkiye girmek, bir sorunu çözmek, yeni bir hobiye başlamak
vb.) için de geçerli olmakla birlikte esas olarak burada bahsedilen başarı
psikolojik bir olgudur ve bu da bunun kişisel gelişimimiz için olumlu bir süreç
olduğunu belirtir. Bilinç dışımızda yatan dürtü ve modellere ilişkin
daha iyi bir kavrayış geliştirir, benliğimizin derinliklerini daha iyi anlarız.
Ancak bu süreçte Yıldız'ın gölgesi de devrede olabilir, bu da bu enerjinin tersine dönmesine, sükunetin yalnızca görünüşte kalmasına, sürekli olarak etrafımızdaki kişiler tarafından onaylanma ve kabul görme arayışına sebep olabilir ve huzuru bunlarda bulmaya çalışabiliriz. Böylesi sahte bir huzur bir sonraki kart olan Ay'ın derinliğinde boğulmaya mahkûmdur. Çünkü bu içten ve dürüst olması gereken huzur, bilinç dışımıza samimi bir açıklıkla yöneldiğimizde, derinlerdeki ve daha hâlâ ortaya çıkacak olan unsurlarla yüzleşmek için çok önemlidir ve bu da Ay sürecinde olacaktır. Ay süreci derinlere "gidip de dönmemek var" diyebileceğimiz bir süreçtir. O nedenle dönüş yolunu ne kadar iyi öğrenirsek o kadar iyi olur, burada okuldaki sınavlarda olduğu gibi kopya çekip geçmek yoktur.
Yıldızınız bol, yolunuz açık olsun.
Güneş İlhan, 01.12.2007, İstanbul
Rev. 17.11.2018
Bir Yıldız olarak Minotaur - Minotaur the Star
“Yunanlılar labirentin merkezinde yaşayan ve et yiyen, boğa başlı,
insan gövdeli Minotaur’un hikâyesini anlatırlar. Korkutucu bir
canavardır ama gene de adı Asterion --Yıldız’dır. Bir ölümle,
boşanmayla ya da depresyonla başa çıkmaya çalışan, gözleri yaşlarla
dolu birisi ile bir araya geldiğim zaman çoğunlukla aklıma bu
paradoks gelir. O kişinin varlığının çekirdeğini çalkalandıran şey
bir canavardır, ama o şey aynı zamanda da kişinin en derindeki
doğasının yıldızıdır. Bu acıya büyük bir saygıyla özen göstermemiz
gerekir ki canavara olan korku ve öfkemizden dolayı yıldızı göz ardı
etmeyelim.”
- Thomas Moore, “Care of the Soul”
Çeviren: Güneş İlhan
